17 Nisan 2009 Cuma

Gorki - Çocukluğum



Hayatımda okuduğum(aslında bitirmeyi başaramadığım) en iç karartıcı kitap.
Bir insan evladının böyle bir çocukluk geçirmiş olduğunu düşünmek çok üzücü.Kahramanımız babası ve yeni doğan kardeşi aynı gün ölünce annesiyle dedesinin yanına yerleşir.Daha sonra
da annesiyle hiçbir bağı kalmaz, çünkü anne onunla ilgilenmeyi reddeder.Dedesi çok acımasız, sevgi yoksunu bir insandır ve en ufak hareketinde onu cezalandırarak korkunç şekilde dövmektedir,öyle ki günlerce yataktan kalkamamaktadır. İki dayısı sürekli birbiriyle
miras yüzünden didişir, bunlar çok kötü insanlardır, bir tanesi karısını döverek öldürmüştür.Evde dede ve babanenin kapı önünde bulup yetiştirdikleri,Tziganok adında bir de genç bulunmaktadır.Tziganok çok iyi bir çocuktur ve kahramanımız dayak yerken ,onun yediği
dayağın şiddetini azaltmak için kollarını sopanın altına uzatıp,kendini siper eder her defasında.Evdeki en iyi insan babanedir, çok dindardır, her daim çocuğun yanındadır, onu eğlendirmek için elinden geleni yapar.Evdeki fiziksel şartlar da çok kötüdür,



çocuklar böceklerle oyun oynamayı alışkanlık haline getirmişlerdir.

Bir gün dayısının ölen karısının mezarının başına konacak devasa hacı taşırken
Tziganok ,hacın altında kalarak ölür.Bunun üzerine dayısının yorumu ,"
ben taşısaydım ben altında kalacaktım, ucuz kurtuldum " olur.
Bir kaç gün sonra da diğer dayısının karısı doğum sırasında ölür.

Anlayacağınız kitap o kadar iç karartıcı, ve o kadar insanlıktan yoksun karakterleri barındırıyor ki daha fazla dayanamadım , bıraktım.Açıkcası yazarımız icin de gercekten cok üzüldüm, böyle bir cocukluk geciren bir insanın, hayatının ileri donemlerinde bunalıma girip intihara tesebbus
etmesine hiç şaşırmamalı..

2 yorum:

Patan dedi ki...

Biz küçük Emrah'ı görmüşüz, Tziganok vız gelir :))

phoibe dedi ki...

Hepimiz Küçük Emrah'ız:))